Anakronizm
1- Meydana geliş tarihi kesin olarak bilinen bir olayı yaşadığı zaman belli olan bir kişiyi, değişik bir tarihte gerçekleşmiş ya da yaşamış gibi gösterme. Örneğin Nasrettin Hoca'nın Timur ile ilgili fıkraları gibi. Anakronizm bilgi eksikliğinden kaynaklanabilir ya da bir amaç için bilinçli olarak yapılabilir.
2- Zamanda yanılma. Özellikle sözlü edebiyatta kimi ozanları değişik zaman dilimleri içinde yaşatma halkın onları benimseme kaygısıyla ortaya çıkmıştı.
Analiz Bir bütünü parçalarına ayırarak detaylı inceleme. Bir edebi eserin analizi, olayların, kişilerin ve üslupların ayrı ayrı incelenmesi yöntemiyle yapılır. Analizden çıkarılan sonuç bir tartışma konusu olursa bu duruma eleştiri (tenkit) denir.
Anekdot Bir edebi eserde anlatılan bir olayın başlı başına ayrı bir bütünlük gösteren parçasıdır. Kısa hikaye, fıkra, menkıbe anlamlarını da taşır.
Anı Yaşanmış olayların anlatıldığı yazı türü, hatıra.
Anıştırma Söz arası ya da sözün gelişine göre ünlü bir olayı bir özdeyişi bir atasözünü anımsatma ve düşündürme sanatı, telmih.
Açıklamalarıyla 793 Edebiyat Terimi
Anjanbman
Şiirde cümlelerin bir dize ya da beyitte bitmeyip diğer dize, beyit veya bendlere kaymasıdır. Türk şiirine Fransız şiirinden geçti. Servet-i Fünun döneminde yaygınlaştı. Düzyazıyı şiire yaklaştıran önemli bir üsluptur. Örneğin:
Geçen akşam eve geldim. Dediler:
Seyfi Baba
Hastalanmış, yatıyormuş.
- Nesi varmış acaba?
- Bilmeyiz, oğlu haber verdi
geçerken bu sabah.
- Keşke ben evde olaydım... Esef
ettim. Vah vah!
Bir fener yok mu, verin... Nerde
sopam?
Kız çabuk ol...
Gecikirsem kalırım beklemeyin. Zira
yol
Hem uzun, hem de bataktır...
Mehmed Âkif
Anlam Her sözcüğün anlattığı düşünce. Sözcükler birden fazla anlama gelebilir. Bu durumda anlamlardan biri öz anlam diğerleri mecaz anlamdır. Sözcükler zamanla yeni anlamlar alarak zenginleşebilir. Zamanla anlamlarının kaybetmelerine anlam daralması denir. Dar anlamı bulunan sözcüklerin anlamlarının genişlemesine de anlam genişlemesi denir.
Anlatı Roman, öykü, oyun, masal gibi türlerde bir olay dizisini yazınsal biçimde anlatma eylemi.
Anlatım Duygu ve düşüncelerin sözlü ya da yazılı ifadesidir. Edebiyatta daha çok yazılı anlatım için kullanılır. Anlatımın aracı sözcüklerdir. Sözcüklerin dilbilgisi kullarına uygun olarak sıralanmasıyla anlatım ortaya çıkar. Edebiyatta anlatım genel olarak iki türde yapılır. Biri nesir (düzyazı) diğeri nazım (şiir).
Anlatım Biçimi Bir yazarın herhangi bir konu hakkında dilin bütün imkânlarını kullanarak ortaya koyduğu ifade tarzı, üslup.
Anlatımcılık Sanat ve edebiyatı sanatçının kişiliğini temel alarak açıklamaya çalışan kuram. Bu kavrama göre bir duygunun varolabilmesi; onun dile getirilmesine bağlıdır ve dille biçimlendirilmemiş bir duygunun varlığından söz edilemez.
Anonim Şiir Zaman içerisinde söyleyeni unutulmuş, dilden dile aktarılan, çoğu zaman ezgili, sade bir dille söylenmiş halk şiiri örnekleri.
Antoloji Gerçek sanat eseri değerindeki örneklerin bir araya getirildiği derleme yapıtlar. Yunanca anthos (çiçek) ve legein (toplama) sözcüklerinden türemiştir. Batı'da ilk örneklerini Yunanlılar verdi. Gadaralı Meleagros ile Makedonyalı Filippos'un Stephanos (Çelenk) isimle derlemeleri ilk antolojidir. Türkçe'deki ilk antoloji ise Ömer bin Mezid'in 1436'da yaptığı Mecmuatü'n Nezâir'dir. 83 şairin 397 şiirini kapsayan bu antolojiyi Prof. Dr. Mustafa Canpolat 1978'de Latin harfleriyle yayımlamıştır. Tanzimat Döneminde Ziya Paşa'nın yazdığı Harabat adlı eser divan şiirlerinden oluşmuş bir antolojidir.
Antonim Ters anlamlı sözcükler. Sıcak-soğuk, iyi-kötü, acı-tatlı, kısa-uzun, güzel-çirkin gibi.
Apostrof Kesme işareti. Özel isimleri eklerinden ayırmak için (Ali'nin kalemi), sözcükteki düşen bir harfi belirtmek için (n'olur=ne olur), sözcüğün ekiyle karışmaması için (kola'nı içtin mi) kullanılır.
Araçsız Üslup Bir fikri, bir duyguyu söyleyenlerden doğrudan doğruya aktarmak. Monolog ve diyaloglar araçsız üslup örnekleridir.
Argo Kullanılan ortak dilden ayrı olarak aynı meslek veya topluluktaki insanların kullandığı özel dil veya söz dağarcığı, jargon.
Arkaizm
1- Bir anlatıda dilden kaybolmuş ya da geçerliliğini yitirmiş sözcüklere ya da sözdizimlerine yer verme sanatı.
2- Bir dilin eskimiş sözcüklerini ya da cümle kuruluşlarını kullanarak edebi eser yaratma. Bu eserlere arkaik denir.
Artıklama Sözü ya da yazıyı gereksiz yere uzatma durumu.
Aruz Hecelerin uzunluk ve kısalık, kapalılık veya açıklık değerlerine göre, türlü ses kalıplarından oluşan divan şiiri nazım ölçüsü. Daha çok Divan Edebiyatı'nda kullanılır.
Diğer Edebiyat Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Edebiyat Terimleri Sözlüğü