Toplumsal olayların tekrar etmesiyle doğan, mekandan ve zamandan bağımsız kavramlardır. Örneğin, Ahmet ise Ayşe'nin evlenmesi bir toplumsal olayken evlilik bir toplumsal olgudur. Türkiye'deki 1974 genel seçimi bir toplumsal olayken seçim bir toplumsal olgudur.
Bireyin statülerine toplumun verdiği değere prestij denir. Prestij kavramı, toplumdan topluma ve aynı toplumda zaman içerisinde değişen dinamik bir kavramdır. Örneğin, Cumhuriyetin kuruluş yıllarında öğretmenlerin prestiji (saygınlığı) yüksekken, günümüzde işletme, maliye, bankacılık gibi meslek gruplarının prestiji artmıştır.
Toplumun, belirli toplumsal statülerdeki kişilerden, yapmalarını beklediği davranışlara toplumsal rol denir. Örneğin toplum, doktorlardan, giyimlerinden hastalarıyla ilişkilerine varıncaya kadar belirli davranışlar bekler. Toplumun bireyden beklediği rollerle, bireyin gerçekleştirdiği roller arasında farklılıklar gözlenebilir. Farklı statülerin birbirleriyle olan ilişkileri rol pekişmesine ya da rol çatışmasına neden olabilmektedir.
Toplumdaki bazı bireylerin ve grupların, toplumda geçerli olan normlara çeşitli nedenlerle uymaması durumu.
Açıklamalarıyla 1082 Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi
Fiziksel yapı, nüfus, toplumsal ilişkiler, kültür ve tabakalaşmanın karşılıklı ilişki içinde meydana getirdiği bütün.
Bireyin toplum içinde işgal ettiği mevkie (konum) statü denir. Başka bir deyişle statü, bireye toplum içinde hak ve sorumluluklar yükleyen konumdur (mevkidir). Birey toplum içerisinde birçok statüye sahiptir. Örneğin sizler; öğrenci, kardeş, dayı, amca, arkadaş, yurttaş statülerinden bir kaçına ya da hepsine sahip olabilirsiniz.
1- Toplumu oluşturan bireylerin aralarında ayrıcalık, sınırlılık, ödül ve yükümlülük bakımından farklar bulunan, kendi içlerinde bir ölçüde uyumlu tabakalara bölünmesi.
2- Toplumda yer alan sınıf ve tabakaların, toplumsal hiyerarşide alt, orta, üst diye derecelendirilmesidir.
Toplum, üyeleri arasında iş birliği bulunan ve bu işbirliğini denetleyen kuralların bulunduğu; coğrafi bir yeri ve ortak kültür olan; çok ya da az ölçüde kurumlaşmış ilişkiler bütünüdür.
Aynı mekanı paylaşmalarına karşın aralarında karşılıklı ilişkiler bulunmayan insan birikimleridir.
1- Yaşamını devam ettirebilmek için yardıma gereksinim duyan insanın, içinde yaşadığı toplumun bir üyesi olma ve ona uyum sağlayabilme süreci.
2- Biyolojik varlık olarak dünyaya gelen insanın, toplumun değerlerini öğrenmesi sürecine toplumsallaşma (sosyalleşme) denir.
Kutsal sayılan bitki ve hayvanlara tapılan din anlayışıdır. Ağırlıklı olarak ilkel toplumlarda görülür.
Tüm yorumlamaları doğru olan önerme. Doğruluğu biçiminden çıkan, öznesi ve yüklemi aynı terimden oluşan önerme türü (A, A'dır.).
Bir toplulukta benimsenmiş, yerleşmiş davranış ve yaşama biçimlerinin, kuralların, görenek ve geleneklerin, ortaklaşa alışkanlıkların, tutulan yolların bütünü, âdet.
1- Değişmelere temel olan, kendisinde değişmelerin gerçekleştiği dayanak, kalıcı gerçeklik.
2- Cevher. Değişen durumlara ve niteliklere karşı kalıcı olan. Bir başka şeyle veya bir başka şeyde değil, kendi kendisiyle, kendi kendine var olan. Varoluşu için başka bir şeye ihtiyaç duymayan şey.
Yayaların, hayvanların ve araçların karayolları üzerindeki hal ve hareketlerine trafik denir.
1- Bir düzeyin ötesine yükselen, verilmiş bir sınırı aşan.
2- İnsanlık düzeyinin üstüne çıkan (Tanrı).
Önceki öğrenilenlerin yeni öğrenmeleri etkilemesine transfer denir.
Aynı malı üreten firmaların aynı çatı altında toplanmalarıdır, Firmalar bağımsızlıklarını yitirerek, tek bir yönetime girerler.
1- Akıl ve mantık ilkeleri ile uyumlu olma(Akla mantığa uygunluk)
2- En az bir yorumlaması doğru olan önermelerin özelliği.
Bireyin, bir durum, olay veya nesne karşısındaki olumlu ya da olumsuz vaziyet alma eğilimi.
Diğer Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri Sözlüğü