1-Bir organın iç kısmı, örneğin böbrek medullası.
2-Omuriliğe bitişik olarak yer alan beynin en arka kısmı.
1. Deniz anasıdır. Bazı sölenterlerin hayat devrelerinde serbest yüzen, şemsiye şeklinde bir formdur.
2. Polipler koloni oluşturabilir. Bu kolonideki poliplerden eşeysiz olarak çoğalıp ayrılarak yaşamlarını serbest olarak sürdüren bireylere ise medüz (deniz anası) adı verilir.
Heterosporlu bitkilerde dişi gametofit.
Bazı deniz bitkilerinin üreme bölgelerinde meydana gelen, büyük sporlara verilen genel ad. Sporangiyum.Gelişerek megegametofiti oluşturur. Bitkilerde dişi gametofiti üreten haploit spor.
Açıklamalarıyla 2079 Biyoloji Terimi
Besinlerin çiğneme ve kas faaliyetleriyle fiziksel olarak küçük parçalara ayrılması.
Dokunma, basınç, işitme ve denge gibi mekanik duyguları algılayan bir duyu hücresi ya da duyu organı.
Mekanik etkilerle uyarılan hücrelerdir. Deri ve kulakta bulunurlar.
Birçok memelinin integümentinde bazen da diğer organlarda bulunan koyu kahverenkli ve siyah renkli pigment.
Herhangi bir karakter yönünden farklı iki arı dölün çaprazlanması sonucu oluşan heterozigot döl.
Birbiriyle ilgisi olmayan soylardan gelen ve genetik bakımdan farklı olan fertlerin birleşmesi sonunda yavru meydana gelmesi ve bu yavruların yaşamak için atalarından daha iyi uyum göstermesi.
Yunus, balina gibi suda yaşayanların dışındaki memeli canlıların genelinde vücut; ısı kaybını engelleyen, kıllardan oluşan, kalın bir örtüyle kaplıdır.
Memeliler sıcakkanlıdır. Memelilerde solunum organı akciğerlerdir. Üyeler, yaşadığı ortama uygun olarak tutma, koşma, yakalama, uçma, yüzme gibi fonksiyonları yerine getirecek şekilde değişime uğramıştır.
Birçoğunun ana rahminde, embriyonun beslenmesini sağlayan plasenta bulunur. Bazı türlerinde gelişimini tamamlamadan doğan yavru, gelişimini süt bezleri bulunan özel bir kesede tamamlar. Memeliler çoğunlukla yavrularını doğurur ve sütle besler. Uzun süren bir yavru bakımı görülür
Kadınlarda kırk-elli yaşları arasında ay halinin sona erdiği periyot.
Eğer hamile değilse dişinin üretken olduğu periyotta genellikle, yaklaşık olarak 4 hafta ara ile tekrarlanan fizyolojik uterus kanaması.
Otlak, meyilli, engebeli ve taban suyunun derinde olduğu yem bitkilerinin bulunduğu ve hayvancılık amacı ile kullanılan alanlara mera denir.
1. Göze gelen ışığı kırarak retina üzerinde odaklanmasını sağlayan yapı.
2. Gözde ışığın doğru şekilde kırılmaya uğrayarak, ağ tabakaya düşmesini sağlayan yapı.
1. Mitoz bölünmeyle başka hücreler yapabilen, farklılaşmamış embriyonik bitki dokusu.
2. Sürekli olarak bölünebilme yeteneğine sahip hücrelerin oluşturduğu embriyonik doku.
Büyüyen bitki ekseninde korteks ile merkezi parenkima dokusu arasında bulunan ve vasküler dokuyu veren meristem dokusu.
Hücre bölünmesinin, yumurtanın belirli bir kısmında gerçekleşmesi.
Sıtma paraziti olan Plazmodium'un insandaki devresinde şizontların parçalanmasıyla oluşan genç formlardan biri. Bunlar insan vücudunda dolaşan kana geçerler ve orada yeni eritrositlere saldırırlar.
Nukleusta sentez edilip sitoplazmadaki ribozomlara geçen özel bir RNA çeşididir. Ribozomlardaki RNA ile birleşir ve bir enzim ya da diğer bazı özel protein sentezleri için kalıp görevi yapar. (elçi RNA, haberci RNA)
Diğer Biyoloji Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Biyoloji Terimleri Sözlüğü