Yapılması ve yapılmaması dinde caiz görülen şeydir. Ne yapılmasında ne de yapılmamasında günah vardır. Helal bir yiyeceği yiyip yememek gibi.
Karşılıklı lânetleşme.
Karı-koca birbirlerini istemedikleri takdirde, kadın kendisini boşaması için kocasına malından bir miktarını (veya mihrini) vermesi sonucu gerçekleşen talâk.
1. Bereketli, hayırlı, uğurlu, kutlu, feyizli.
2. Sevilen, beğenilen ve yüce kabul edilen şeyler için kullanılan bir saygı sözü.
Açıklamalarıyla 1545 Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimi
Her âyetinde Allah kelimesi bulunan sure.
1. İslam dinini yaşamak ve yaşatmak için çalışmak ve gayret sarf etmek.
2. İnsanın her türlü kötülüğe, nefsine, şeytana karşı verdiği mücadele ile içindeki kötü duygu ve düşünceleri yenme çabası.
3. Allah (c.c) yolunda savaşmak.
1. Yenileyen, düzenleyen, ıslah eden kimse.
2. Hz. Peygamber’in sünnetleri terk edilip hurafeler yaygınlaşmaya başlayınca, insanları yeniden Hz. Peygamber’in sünnetine uymaya davet eden İslam âlimi.
3. Toplumun dinin özünden sapma göstermesi durumunda onların dini doğru anlayıp yaşamalarına öncülük eden İslam bilgini.
Kur'an ve sünnetten yeni bir hüküm çıkarma şartlara haiz olan İslam alimi.
1. Gayret ve çaba sarf eden, çok çalışan, uğraşan kimse.
2. Kur'an-ı Kerim ve hadislerde açıkça karşılığı bulunamayan yeni konulara Kur’an-ı Kerim ve sünnet çerçevesinde yeni çözümler bulabilmek için çalışan ve çözüm üreten İslam hukuk bilgini, fıkıh âlimi. Müçtehit, çözüm arayışında önce Kur'an-ı Kerim’e sonra da sünnete başvurur.
Yaklaşık 750 gram ağırlığında olan bir ölçü birimi.
Peygamberimizin farz ve vacip namazlar dışında daima kıldığı, ender olarak terk ettiği nafile namazlar
Müslüman olmayıp, kalpleri İslam'a ısındırılmak istenenlerdir.
İslamiyet'e ısındınnak için kıymet vererek farklı lütufla muamele edilenler.
Namaz vakitleri girince ezan okuyup, cami ve cemaatle ilgili hizmetleri gören kimsedir.
Namaz vakitleri girince ezan okuyup, cami ve cemaatle ilgili hizmetleri gören kimsedir.
Tefsir yapan alimlere verilen ad.
Usûlüne uygun olarak başlanmış bir ibadeti bozup, geçersiz hale getiren herhangi bir davranıştır. Bilerek yapmak günahtır, unutarak yapmakta bir sakınca yoktur. Oruçlu iken bile bile yiyip içmek gibi.
Dinî konularda fetva vermeye yetkili olan kimsedir.
Ödül, değerlendirici, sevindirici davranış.
Bulûğ çağına ermiş dinî hükümleri yerine getirmekle yükümlü olan akıllı kimse demektir. Akıllı ve ergenlik çağına girmiş olan her erkek ve kadın mükelleftir.
Diğer Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri Sözlüğü