Dostluk, vefalılık, içten bağlılık, doğruluk, yürek doğruluğu.
Hz. Peygamber zamanında yaşamış, Müslüman olarak Peygamberi çok kısa bir süre olsa da görmüş, onun sohbetinde bulunmuş ve yine Müslüman olarak ölmüş kimse.. Bu kelimenin tekili sahabidir.
Hz. Muhammed ’i (s.a.v.) görmüş ve onun sohbetinde bulunmuş Müslüman. Hz. Muhammed’in arkadaşı. Bu kelimenin çoğulu sahabedir.
Cömertlik, el açıklığı.
Açıklamalarıyla 744 Kur’an-ı Kerim Terimi
Namaz.
Hz. Peygamber’e ve onun soyundan gelenlere saygı bildirmek için okunan dua.
"Allah’ın rahmeti ve bereketi, Hz. Muhammed’in, ailesinin ve ona iman edenlerin üzerine olsun." anlamında "Allahümme salli ala Muhammedin ve ala âli Muhammed" biçimindeki dua cümlesi.
1. İyi, güzel, düzgün, faydalı, hayırlı.
2. Dinin emir ve yasaklarına uygun hareket eden, sorumluluk bilinci taşıyan, inancı ile ameller arasında uygunluk bulunan samimi mümin.
3. İnancında, niyetinde, sözlerinde, davranışlarında dosdoğru olan ve hayatında doğruluğu benimseyen kimse.
1. İyi, güzel, yararlı iş ve davranış. Dayanaklarını Kur’an-ı Kerim ve sünnetten alan, insanın imanını güçlendirmek için niyetli olarak yapılan tüm güzel davranışlar, inançlar, ibadetler ve insanlığın faydasına yapılan işler.
2. İyi, güzel, faydalı, sevaba ve Allah'ın rızasına sebep olacak, haram sınırına girmeksizin kişinin iman, iyi bir niyet ve ihlâs ile yapmış olduğu davranışlar.
Dinin emir ve yasaklarına uyan, iyi ahlak sahibi (kadın).
Dilbilgisi, yapı bilgisi.
Açık, net.
Yağmur suyu biriktirmeye yarayan yer altı su deposu.
İslam’ın beş temel şartından biri olarak sorumluluk çağına gelmiş olan Müslümanların ibadet niyetiyle imsak vaktinden itibaren, güneşin batışına kadar yemeden, içmeden uzaklaşmaları.
İstenmeyen birini yanından uzaklaştırmak.
Sözünden veya kararlarından dönmeme, bir işi sonuna deyin sürdürme, ahde vefa etme.
Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır işin dağıtılan içme suyu. Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır işin içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane. Halk ağzında meyan kökü şerbetini bir hayır için dağıtma.
Kötülüğe götüren yolun kapatılması.
Üzüntü ve kederden uzak olmak, gönül rahatlığı.
1. Zevk ve eğlenceye aşırı derecede düşkünlük.
2. Har vurup harman savurma.
Diğer Kur’an-ı Kerim Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Kur’an-ı Kerim Terimleri Sözlüğü