Eğitim Sitesi

Online Kur’an-ı Kerim Terimleri Sözlüğü

Sulh

İki kişi veya iki grup arasındaki anlaşmazlığın, davanın veya savaşın sona ermesi işin yapılan anlaşma, barış.

Sûr

Kıyametin kopmasını ve kıyamet koptuktan sonra yeniden dirilmeyi duyurmak işin İsrafil adlı melek tarafından üflenilecek olan bir boru.

Sure

Kur’an-ı Kerim’in her biri diğerinden besmele ile ayrılmış yüz on dört (114) bölümünden her biri.

Sükûnet

Durgunluk, dinginlik, sessizlik, huzur, rahat, dinme, yatışma.

Açıklamalarıyla 744 Kur’an-ı Kerim Terimi

Sünnet

1. Yol, adet, gidişat, huy, karakter, mizaç, hal, tavır, davranış.

2. Hz. Peygamberin (s.a.v.) söz, fiil ve takrirlerini (onamalarını) içeren örnek davranışlar.

3. Hz. Peygamberin yapmış olduğu farz ve vacibin dışındaki tavsiyeler, öğütler.

4. Dini emir ve yasakların çıkarılmış olduğu, Kur'an-ı Kerim'den sonra İslam hukukunun ikinci kaynağı.

5. Hz. Peygamberin (s.a.v.) kendi döneminde İslam toplumunu inanç, ibadet, tebliğ, hukuk, ekonomi, eğitim, ahlak, siyaset gibi çeşitli alanlarda, kısacası bireysel, toplumsal ve evrensel olmak üzere hayatın her alanında yönlendirip yönetmede, Kur'an başta olmak üzere esasa aldığı ilke ve prensipler bütününün oluşturduğu bir zihniyet, dünya görüşü.

Şadırvan

Genellikle cami avlularında bulunan, çevresindeki musluklardan ve ortasındaki fıskiyeden su akan, üzeri kubbeli veya açık havuz.

Şahit

Tanık.

Şari

Kanun koyucu, din gönderen, haram ve helali belirleyen. “Din ve ilahî yasalar gönderen; ibadetlerin şeklini, niteliklerini ve vaktini belirleyen.” anlamında Allah.

“Kur'an-ı Kerim'in hükümlerini açıklayan, tebliğ eden ve hüküm olmayan konularda Allah'ın izni ve denetimi ile hüküm koyan.” anlamında Hz. Muhammed.

Şecâat

Yiğitlik, yüreklilik.

Şefaat

1. İman eden salih bir müminin Allah’ın ve kullarının haklarını gözeterek müminlerin iyiliği için uğraşması, onları kötülüklerden ve zararlı şeylerden korumaya çalışması.

2. Allah’ın katında değerli bir müminin; peygamberlerin, sıddıkların, âlimlerin ve şehitlerin başka bir Müslüman için Allah’tan hayır istemeleri, onun günahlarının affedilmesi ve ahirette karşılaşacağı azabın kaldırılması işin Allah’tan dilekte bulunmaları.

3. Birinden başkası adına ricada bulunma, aracı olma, kusurlarının bağışlanmasını dileme.

Şefkat

Acıyıp esirgeme, birini severek sakınma, koruma altına alma.

Şehadet

Tanıklık, şahitlik, bir şeyin doğruluğuna inanma. Allah’tan başka tanrı olmadığına ve Hz. Muhammed’in onun kulu ve elçisi olduğuna inanma.

Şehit

Allah yolunda veya Allah'ın kutsal kabul ettiği din, vatan, namus, mal ve can güvenliği için cihat ederken öldürülen mümin.

Şer

1. Kötü, fena, kötü iş, bela, musibet.

2. Günah.

3. Bu dünyada hukuki yaptırımları ve kınamayı, ahirette de cehennem azabını ve Allah’ın gazabını gerektiren kötü sözler, inançlar, davranışlar.

Şer'i

Şeriatla ilgili ve şeriata uygun olan. Söz ve davranış olarak uygun olan, dinin onayladığı. İslamiyet’in temel kurallarına uygun olan.

Şerefe

Balkon, loca, kale burcundaki girintili çıkıntılı siper. Minarede gövdeyi çepeçevre dolaşan ve kenarları korkuluklu, müezzinin ezan okuması işin yapılmış yer.

Şerh

Açma, ayırma. Bir anlatım veya kitabı açıklama, yorumlama. Bir şeyi açıklamak amacıyla yazılmış kitap. Açık ve ayrıntılı anlatma.

Şeytan

Hz. Âdem’e secde etmediği için cennetten kovulan, insanları Allah’ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis.

Şiâr

Alamet, işaret, iz.

Şirk

1. Denklik, ortaklık, ortak olma, eş koşma. Allah’a inanmakla birlikte başka varlıkları da tanrı kabul etme.

2. Allah'a ortak koşma, O'ndan başka bir İlah bulunduğuna inanma.

Diğer Kur’an-ı Kerim Terimleri

İlk Sayfa ... 28 29 [30]31 32 ... Son Sayfa

Terimler Sözlüğü Ana Sayfa

Açıklamalı Kur’an-ı Kerim Terimleri Sözlüğü