Koşum takımlarının yapımı, tamiri. Süsleme işlerine saraçlık denilmektedir.
1- Genellikle devlet yöneticilerinin ikamet ettikleri ve devleti yönettikleri kompleks yapılardır.
2- Hükümdarların veya devlet başkanlarının oturduğu büyük yapı.
1- Genellikle yağmur suyu biriktirmek amacıyla genellikle toprak altında inşa edilen yer altı su deposu.
2- Su ihtiyacını karşılamak amacı ile yapılan özel su toplama havuzu, su deposu. Üstü açık ya da kapalı olabilir.
Hiciv niteliği taşıyan anlamına gelir.
Açıklamalarıyla 1044 Sanat Terimi
Renklerin saflık derecelerini belirlemek için kullanılır.
Metal yüzey, özelliklede, gümüş üzerinde derin olmayan oyuklar açılıp içine siyah renkli bir eriyik doldurularak yapılan bezemedir.
Cadde ya da sokak kenarlarında yoldan geçenlerin su içmesi için yapılmış hayır yapıları. Sebillerin çeşmelerden farkı bir su sağlama sistemine bağlı olmamalarıdır. Daire ya da çokgen plan kuruluşları ile sebiller bir iç mekâna sahiptirler ve bu mekân dışarıya üzerinde küçük pencere açıklıkları bulunan madeni şebekelerle açılır. Sebiller bir külliyenin parçası olabileceği gibi bağımsız olarakta inşaa edilmişlerdir. Özellikle 18. Yüzyıldan sonra İstanbul'da çok sayıda sebil inşaa edilmiştir.
Genellikle ülke dışına yapılan askeri harekât, savaşa gitme, savaş.
Merkezi planlı, büyük kubbesi sekiz paye ya da sütuna oturan cami tipidir.
Osmanlı sultanları tarafından yaptırılan camidir.
Üst bölümündeki bir delikten çıkan suyun, üzerindeki engellerden süzülerek aşağıya doğru aktığı bir tür çeşme.
Çeşme ve sebilden farklı olarak saray veya köşklerin bahçe veya duvarına bitişik olarak yapılan, yukardan aşağıya doğru büyüyen çanaklardan oluşan su yapılarıdır. Osmanlı döneminde Divanhane toplantılarında gizlilik amaçlı olarak kullanılmıştır.
(anlambilim) Soyut göstergelerin ve gösterge sistemlerinin içerikleriyle ilgilenir. Bu terim, felsefe, psikoloji, matematik, filoloji vb. de kullanılmaktadır.
Simgesel.
Bir olayı, bir insan veya bir duyguyu sembollere başvurarak anlatmak, simgeleştirmek.
Simgecilik de denir. Sanat yapımında biçim ve renk gibi somut değerlerin arkasında yatan anlamı öne çıkaran eğilim ve akım. Eğilim olarak Rönesans döneminden beri, özellikle alegorik temalı resimlerle bazı ölü doğalarda var olmakla birlikte bir akım olması 19.yy.a rastlar.
Dinsel resim ve göstergelerin genel sistemidir. Dört şekli vardır.
1- Sentaks(söz dizimi) göstergeler arsındaki bağlantılarla ilgilidir.
2- Semantik(anlambilim) göstergelerle anlamları arasındaki bağlantılarla ilgilidir.
3- Pragmatik yönü, kişisel üslup göstergelerle yaratıcıları, göndericileri ve alıcıları arasındaki bağlantılarla ilgilidir.
4- Sigmatik, göstergelerle bunların gösterdikleri arasındaki bağlantıları içerir.
Deklanşöre basılmasıyla, flaşın patlaması ve obtüratörün açılıp kapanarak çekim işleminin aynı anda sağlanması, çakışmasına denir.
Obje ve subjelerin temel geometrik biçimlere indirgeyen kübizmin ilk dönemi "Analitik kübizm" olarak isimlendirilir. 1915 sonrasında ise "Sentetik kübizm" ismi verilen ikinci bir kolu ortaya çıkmıştır. Kübistler bir nesneyi farklı ve çok yönlü bakış noktalarından resmetmişlerdir. Kübist resimde biçim sorunu ön plana gelmiş, renk arka plana itilmiştir. Yan yana aynı yüzey üzerinde farklı malzemelerin kullanılması olayı sentetik resmin yolunu açmıştır.
1- Çeşitli bölüm parça ve farklı öğelerin bir araya getirilmesi ile oluşan farklı bir bütün.
2- Bir araya getirme ve ayrıştırma.
Diğer Sanat Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Sanat Terimleri Sözlüğü