Aplike
1. Orta Asya Türk Sanatında çokça görülen, kumaş üzerine başka bir kumaştan veya deriden kesilerek işlenen bir süsleme tekniği.
2. Düz veya desenli bir kumaştan kesilmiş motiflerin bir başka kumaşa işlenmiş durumu.
Apollon Yunan mitolojisinde ışık ve us Tanrısı.
Apsis
1. Kiliselerde koronun arkasında bulunan ve camilerdeki mihrap kısmının karşılığı olan, tonoz ya da kubbe ile örtülü bölüm.
2. Tapınak, kilise ve bazilikalarda girişin karşısında yer alan yarım daire planlı girinti.
Arabesk
1. Girişik bezeme; Kıvrılarak, birbirinin içinden geçerek uzayıp giden yapraklı dalları andıran geometrik görünüşte birtakım biçimlerden oluşmuş bezeme çizgileri.
2. İslam yapılarında birbirleriyle kesi- şen geometrik ve bitkisel ögelerden oluşan bir bezeme türü.
Arasta
1. Çarşı, dizi dükkânlar. Bazen önlerinde revak ya da karşılıklı sıraların arasında örtü bulunanlar bir tür kapalı çarşı oluştururlar.
2. Osmanlı mimarisinde üstü açık ya da kapalı, bir eksen üzerinde dizilmiş dükkân sıralarından oluşan ticaret yapısı.
Açıklamalarıyla 1044 Sanat Terimi
Arduvaz Mikalı taş plakalardan oluşan bir tür çatı kaplama malzemesi.
Arena Latincede granit kumu anlamına gelen amfitiyatroların ortasına kum dökülmüş, gladyatörlerin dövüştüğü alan.
Arkaik
1. Güzel sanatlarda klasik çağ öncesinden kalan eserlere verilen ad.
2. Yapıldığı tarihten daha eski zamanların işine benzeyen eserler anlamına gelir.
3. Bir sanat üslubunun olgunluk döneminden önce geçirdiği aşama evresine verilen ad.
Arkeolog Arkeoloji uzmanı, arkeoloji(kazı) bilimi ile uğraşan kişi.
Arkeoloji
1. Kazı bilim (Yunanca arkheos (eski) ve logos (bilim) kelimelerinin birleştirilmesiyle türetilmiş bir kelimedir ve "eskinin bilimi" anlamını taşır.).
2. Tarih öncesi ve eski çağlardan kalma eserleri tarih ve sanat bakımından inceleyen bilim, kazı bilimi.
3. İnsanlığın maddi ürünlerinin kalıntılarını inceleyen tarih bilimi.
Arkosolyum Katakomplarda ölülerin içine dikine yerleştirildiği duvar oyuğu.
Armatür Bir malzemenin daha dayanıklı ve rijit(sert,katı) hale gelmesi için içine yerleştirilen demir donatı.
Armoni Uyum, ahenk. Bütünü meydana getiren ilgili öğelerin/parçaların kendi aralarındaki iletişimi.
Arşitrav Antik mimaride sütunların üstünde bulunan yatay bölüm. Üst yapının en alt elemanı.
Art Noveu Üsluplaştırılmış bitkisel, eğrisel nitelikte bezeme anlayışı.
Artemis Roma'daki adı Diana, Zeus ile Leto'nun kızı. (Phoebe olarak da bilinir.) Apollon'un ikiz kız kardeşi, vahşi doğa tanrıçası.
Arz Odası Padişahların devlet büyüklerini ve yabancı elçileri kabul edip dinledikleri odadır.
Asamblaj (assemblage) Terim ilk defa Jean Dubuffet tarafından 1953'te doğal veya hazır malzemelerin parçalarından oluşturulan sanat eserlerini tanımlamak için kullanılmıştır. Bazı eleştirmenler bu terimin, iki boyutlu olan kolajdan ayrı olarak sadece üç boyutlu nesneler için kullanılması gerektiğini ifade etseler de konuda ulaşılmış bir fikir birliği yoktur. Genel anlamıyla asamblajın, fotomontajlardan mekan düzenlemelerine kadar geniş bir yelpazede yer alan sanat eserlerini kapsadığı söylenebilir.
Asimetri Orta çizgi ile bölünen karşıt yanların parçalarının eşdeş olmadığı bir düzenlemedir.
Askeri Rüştiye Askeri ortaokul.
Diğer Sanat Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Sanat Terimleri Sözlüğü