Ramazan ayında , camilerde, yatsı namazından sonra cemaatle kılınan yirmi rekatlık namaz.
Osmanlı Devleti'nde ölen bir kişinin vasiyetinin ve sahip olduğu malların yazıldığı defter
Güzel ve alçak sesle şarkı söyleme.
Görevde yükselme.
Açıklamalarıyla 1888 Tarih Terimi
1. Toplanan verilerin bir araya getirilerek yeni bir tarih bilgisinin üretildiği aşamadır. Sentez.
2. Kaynaklar sınıflandırma, çözümleme ve eleştiri aşamasından geçtikten sonra çalışmaları birleştirmek, bir araya getirmek ve sonuca gitmek işlemine Terkip, sentez yapma, birleştirme denir.
Topluma korku salma, insanları korkutma, yıldırma eylemlerinin tümü.
Gemi yapılan ve onarılan yer.
Onay.
İslam'da, kadınların ve erkeklerin, vücutlarının belirli yerlerini örtecek biçimde giyinme yükümlülüğü. Vücudun örtülmesi zorunlu sayılan bölümü avret ya da edep yeri olarak adlandırılır.
1- Yapma, kurma, temelini atma.
2- Kuruluş.
Hristiyan dininde, Tanrı'nın üç ayrı kişiden oluştuğunu, Tanrı, Hz. İsa ve Meryem'in özdeş olduğuna inanma.
Yasama.
Resmî günlerde ve törenlerde, devlet büyüklerinin makam ve rütbe sırasına göre yer almaları veya kabul edilmeleri. Protokol.
Fatih Sultan Mehmet döneminde öğretime açılan orta dereceli medreseler.
Emir'ül Ümeraların (Valiler) Halifeyi dinlemeyerek başlarına buyruk hareket etmeleri Abbasi Devleti'nin dağılmasını hızlandırmış ve Abbasi toprakları üzerinde "Tevaif-i Mülük" adı verilen devletler ortaya çıkmıştır. Tevaif-i Mülük Devletleri;
1. Tolunoğulları
2. İhşidoğulları
3. Samanoğulları
4. Büveyhoğulları
5. Fatımiler
6. Tahiroğulları
7. Saffariler
8. İdrisoğulları
9. Ağlebiler
1- Vezir, beylerbeyi ve sancak beylerine tayin edilmeleri dolayısıyla çıkan (tayin edildiklerini bildiren) ferman için kullanılan deyim.
2- Yöneltme.
3- Aşama, makam, mevki verme, terfi ettirme.
Allah'ın yardımına kavuşma.
3 Mart 1924 tarihinde TBMM’de kabul edilen ve eğitimde birliği ve laikliği esas alan kanundur.
Tuğra, nişan ve daha çok imza anlamına gelir. Padişah buyruklarına çekilen tuğra. Bu tuğrayı taşıyan buyruk.
Nişancı, Tuğraî deyimleriyle eşanlamlıdır. Hükümdarların alâmeti bulunan ferman ve beratlara nişan denirdi. Bu alâmeti o ferman ve beratlara çekmekle, vurmakla görevli memurlara da Tevkiî, Nişancı ya da Tuğraî denirdi.
Diğer Tarih Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Tarih Terimleri Sözlüğü