Bakış açısının 90 derece olarak muhafazası ve kâğıdın dizde düzgün durabilmesi, eskilerin zır-ı meşk (meşk altı) dedikleri takriben 20x25 cm ebadında kaba kâğıtların üst üstte tutturulmasıyla hazırlanan bir altlığın diz üstüne konulmasına bağlıdır.
Eskiden yazı takımlarıyla, kâğıt, kalem ye diğer malzemenin konulduğu kapaklı küçük sandıklara verilen ad. Odada hattatın oturduğu sedir üstüne konurdu. Sadeleri olduğu gibi işlemeli ve sedeflileri de vardı.
Levha ve murakkalarda yazının etrafına çekilen çizgilerin bütününe verilen ad. Bu çizgilerin etrafına ya tezhip yapılır veya altın sürülür.
Kalem ile ilgili bilgilere bakınız.
Açıklamalarıyla 1053 Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimi
Harf kenarları iğnelenen bir yazının, zemin rengine göre kömür yahut tebeşir tozu ile yazı üzerinden gidilerek, yazının esas yazılacağı zemine tespit edilmesi.
Yazı yazmakta kullanılan âletlerin tümü. Takım genellikle kenarlı bir tepsi içinde iki hokka, bir rıhdan, bir süngerlik, bir kalemtıraş, bir makta ve bir makastan meydana gelirdi.
Eskiden bazı hattatların, yazılarını resim biçiminde düzenlemeleri sonucunda ortaya çıkan istif yazısı. Leylek, armut, kayık biçiminde yazılar meşhurdur.
Üzerleri sıvama varak altını yahut ezme altın sürülmek suretiyle kaplanmış olan deriden ciltlere verilen ad.
Kesme ile ilgili bilgilere bakınız.
Kitap ciltlerinde kabın tamamını kaplayan meşinin üzerine yapılan şemse.
1- Demirden âlet,
2- Yaldız sürülmüş deri zemine yekşah demirini kakmak suretiyle yapılan cilt. Bu ciltler XVIII. yüzyılda çok görülür.
Kamış kalemin açılması sırasında çıkan tozların temizlenmesinde kullanılan tüyün adıdır. Kuş ya da tavuk tüyündendir.
Altının gümüşle karışmasından meydana gelir, Fransızlar Citron renkli derler. Altınlar arasında güzel bir fark gösterdiğinden tezhipte kullanılmıştır.
Yılan gibi, S şeklinde kıvrılmış süslemelere verilen ad.
Hatip ebrusunun bir türüdür.
Koltuk ebrusunun bir türüdür.
Eskiden Türkiye'ye hariçten gelen kâğıtlar ham olarak yollanırdı. Âdeta emici bir kâğıt gibidir. Terbiye edilmeden kullanılamaz. Bu maksatla kâğıtların üzerine bir miktar su ve şap ile eritilen yumurta akı sürülür ve tavlanınca üzerinden mührelenir. Kâğıda yazılınca hem mürekkep kâğıda nüfuz etmez, hem de kâğıt parlak olur.
1- Mektup veya kâğıdın arka tarafına yazılan yazı; arkasındaki şerh.
2- Yazma eserlerin başlık bulunan ilk sayfasından önceki, temellük kaydı bulunan, çoğunlukla tezhipli ve bazen de boş sayfalarına zahriye adı verilir. Bu sayfalarda bazen kitap başlığı, müellifi, meşkurların hükmü, bir beyit v.b. yazalar bulunur.
Fatih, devri kitaplarında zahriye çift sayfa halindedir. Kimi sayfayı tamamen kaplar, kimi de madalyon biçimindedir. Genellikle ilk sayfada kitabın Sultan Mehmed b. Murad Han'ın mütalâası için yazıldığını gösteren kayıt, ikincisinde ise kitabın ve müellifin adı vardır.
Ezme yaldız, varak altın ve mürekkep yapımında kullanılan kimyevi madde.
Bir şeyi kavrayan, çevreleyen. Yazma eserlerde kap ve metin harici kısımlar anlamına gelir.
Diğer Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri Sözlüğü