1- İletişim ve düşünmede kullanılan semboller dizisi.
2- Duygu ve düşünceleri yapay işaretlerle anlatmaya yarayan bir dizgedir (sistemdir).
1- Tanrı'ya, doğaüstü güçlere, çeşitli kutsal varlıklara inanmayı ve tapınmayı sistemleştiren toplumsal bir kurum.
2- Bu nitelikteki inançları kurallar, kurumlar, töreler ve semboller biçiminde toplayan, sağlayan düzen.
3- İnanılıp çok bağlanılan düşünce, inanç veya ülkü, kült.
Dinin temel iddiaları hakkında akli,tarafsız,kapsamlı,tutarlı ve eleştirici bir tarzda düşünmek.
Allah (c.c.) tarafından insanların dünya ve ahirette kurtuluşa ermeleri, mutlu ve huzurlu olmaları için gönderilmiş ilahi kanun ve kurallardır.
Açıklamalarıyla 1083 Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimi
Özne (sübje) ile nesne (obje) arasındaki ilişkinin inanç, Tanrı, kutsal kitap ve din çerçevesinde kurulduğu bilgi, dinsel bilgidir.
Distopya, ütopik toplum anlayışının anti-tezi olarak kullanılır. Distopik bir toplum, otoriter ve baskıcı bir sistem olarak ifade edilir. İlk kez John Stuart Mill tarafından kullanan kavramda 'kötü bir yer' anlamı anlatılır. Ütopya, mükemmel anlamına gelirken distopya ise baskıcı toplumu ifade eder.
1. Genel olarak değişimi simgeler. Akıl, mantık olarak da kullanılır.
2. Bir kavramdan öteki kavrama çelişmeleri ortadan kaldırarak ilerleme yolu. Düşünce ortadan kaldırılarak ilerleme yolu. Düşüncenin ve varlığın çelişmelerle değişip ilerleyerek gelişmesi ve yeni gerçeklerin ortaya çıkması. Hegel'e göre düşüncenin tez - antitez - sentez aşamalarından geçerek gelişmesi.
a. Sokrates'te doğruya varmak, kavramları açıklığa kavuşturmak, bunları tanımlayabilmek için karşıtlıklar içinde ilerleyen karşılıklı konuşma yöntemi.
b. Platon'da kesin bilgiye ulaşmak için izlenen yol.
c. Aristoteles'te bir kıyas çeşidi.
d. Kant'ta aklın mutlak olana ulaşmak isterken zorunlu olarak içine düştüğü çelişmeler.
3. Bir kavramdan diğerine, çelişmeleri ortadan kaldırarak ilerleyen düşünme yolu. (Sokrates ve Platon'da, bir kavramı belirlemek için karşılıklı konuşularak verilen tanımlar arasındaki çelişkileri kaldırıp kavramın özüne varmak, felsefe yapmaktır. Aristoteles'te, olası ve genel öncüllerden kalkarak yapılan kıyas çeşidi olup zihin jimnastiği yapmaya yarar. Bilimsel sonuçlara ulaştırmaz.)
1- Marksist felsefeye, Marksizmin özellikle de varlık, bilgi ve yöntem kuramıyla ilgili boyutuna, Marksizmin eski Doğu Bloku'ndaki savunucu veya temsilcileri tarafından verilen ad; gerçekten var olanın hareketi diyalektik olan madde olduğu görüşü.
2- Asıl varlığın madde olduğunu; onun hareket hâlinde bulunduğunu; bu hare- ketin tez, antitez, sentez şeklinde ilerleyen diyalektik bir hareket olduğunu öne süren görüş.
1- Doğruluğu sınanmadan benimsenen bir öğretinin yada ideolojinin temeli yapılan sav(iddia).
2- Bir felsefe okulunda benimsenen, doğru diye öne sürülen öğreti.
Eleştiriye, kuşkuya, sorgulamaya kapalı olma.
1- İnsan zihninin varlık hakkında doğru ve kesin bilgi edinebileceğini öne süren yaklaşım.
2- İlkeleri ve öğretileri sorgulamadan kabul etme.Eleştirinin olmama durumu.
3- Herhangi bir görüşü, eleştiri yapmadan kabul eden tutum. Doğru bilginin varlığını ve genel geçerliliğini kayıtsız şartsız kabul eden görüş. Düşüncenin bağımsızlığını ortadan kaldıran her türlü düşünce davranışı.
İncelenen olayların kendi doğal ortamında, müdahalede bulunulmaksızın gözlemlenmesidir.
Akıl ve mantık ilkelerine uygun olan düşünme işlemi.
Bir önermenin ya da hipotezin doğruluğunu denetlemek için mantıki kanıtlama ve deney yoluyla yapılan işlemlerin tümü.
Bilimde önermelerin olgularla doğrulanabilme niteliği.
1. Doğruluğu olgusal olarak test edilebilen, doğruluğuna deneysel olarak karar verilebilen önermelerin anlamlı olduğunu savunan ilke.
2. Önermelerin bilimsel anlam taşıyıp taşımadığını belirlemeye yarayan bir ilke. Buna göre bilimsel anlamı olan önerme, olgusal yoldan nasıl doğrulanabileceğini bildiğimiz önermedir.
Doğrulanabilirlik-Yanlışlanabilirlik
Deney, gözlem ya da diğer bilimsel yöntemlerle sınama yolu bir önerme ile ilgili olarak doğru yada yanlış yargı verebilme
Bir düşüncenin düşünceye konu olan nesnesi ile örtüşmesidir,ona uygunluğunu ifade eder.
Bilginin bilgi konusu ile tam uygunluk içinde bulunmasıdır. Bir bilginin doğruluğu, onun kanıtlanabilmesi ile mümkündür. Çünkü doğruluk düşünce ile nesne (obje) nin uygunluğudur.
Bir bileşik önermenin doğruluk değerini, bileşenlerin doğruluk değerlerinin fonksiyonu olarak belirleyen çizelge.
Diğer Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri Sözlüğü