Yaşamış veya yaşamakta olan insan topluluklarının yazılı kültürlerini, örf ve adetlerini inceleyen bilim dalıdır. Halk bilimi.
Toplumların (halkların) yapısını, kültür özelliklerini ve köklerini inceleyen halk bilimidir. Halkları ve kültürlerini sınıflandırır, onların kaynaklarını ve dağılımlarını, göç eylemlerini ve yayılışlarını araştırır.
Vakıf kelimesinin çoğuludur.Vakıflar, vakfedilen şeyler anlamındadır. İslam kültüründe, eğitsel, toplumsal, dinsel ve kültürel gereksinmeleri karşılamak amacıyla kurulan örgütlere vakıf denilir. Vakıf örgütlerine bağışlanan veya ayrılan mal ve gelirlere de evkaf denilir. Vakıflar imaret, han, hamam, yol, köprü, kervansaray, çeşme, camii, medrese, aşevi, şifahane ve mescit gibi binaları inşa etmek ve işletmek amacıyla örgütlenirlerdi. Vakıflara bağışlanan mallara ve paralara devlet karışmaz ve el koymazdı.
Tasavvuf inancında tanrının dostluğunu ve sevgisini kazandığına inanılan kişilerdir. İnanışa göre, tanrı ayetlerini ve peygamberliğin kanıtlarını kıyamete kadar bunlar aracılığıyla ortaya koya-caktır. Halk arasında bu kişilerin öldükten sonra da özelliklerini sürdürdüklerine inanılmaktadır. Bu nedenle türbeleri ve mezarları İslam Dini'ni yanlış anlayan kimseler tarafından bir dilek ve adak yeri durumuna gelmiştir. Oysa İslam Dini'nde ölülerden medet umulmaz.
Açıklamalarıyla 1888 Tarih Terimi
1. Genellikle federal ya da imparatorluk özelliğine sahip devletlerin ülke yönetiminde uygulanan birden çok ili yönetiminde tutan idare birimidir. Osmanlı Devleti'nde ilk kez, I. Bayezid zamanında eyalet sistemine geçilmiştir. Eyaletler sancaklara, sancaklar kazalara, kazalar nahiyelere ve köylere ayrılırdı.
2. Sancakların birleşmesiyle meydana gelen en büyük yönetim birimi.
Eyaletlerden savaşa katılmak amacıyla gelen, barış zamanında da bölgelerinin güvenliğinden sorumlu olan çoğunluğu süvari olan askerlerdir. Tımar sistemi sayesinde merkezden maaş almadan Osmanlı Ordusu'nun en büyük grubunu oluştururlardı.
Bir tarafı dışarıya açık olan oda.
1-İslam hukukçusu, hukuk bilgini.
2-Fıkıh bilimlerinde hüküm verme yetkisi olan kişi.
Kalınca bir sopayla bunun iki ucuna bağlı bir ipten oluşan, ayakları uygun bir biçimde sıkıştırmakta yararlanılan bir dayak aracı.
Tıp ilaçlarının etkilerini ve kullanılışını inceleyen bilim dalı.
İslam inanışına göre, çok gerekli haller dışında, tanrı buyruklarına uyulmasının zorunlu olduğu anlamına gelmektedir. İslamda 32 farz vardır.
İtalya'da Mussolini'nin önderliği altında 1919'da başlayan, adını 1922-1943 yılları arasında iktidarda bulunan Faşist partiden alan, sendikalara, meslek kuruluşlarına dayanan, devlet sınırlarını genişletmek ereğini güden, tüm yetkilerin tek partinin ve tek kişinin elinde bulunduğu devlet düzenine verilen ad.
Büyük bir şehri, bir ülkeyi, önemi bir kaleyi kontrolü altına alan, fetheden hükümdar veya komutanlara verilen unvan.
İlim adamları için kullanılan unvanlardan biri. (Faziletli, erdemli).
Birçok siyasal topluluktan oluşan ve bu toplulukların üstünde yer alan devlet yapısına verilen isim.
İki ya da daha çok devletin, ayrı ayrı bağımsız olmakla birlikte, kendi gönüllü katılımlarıyla tek bir devlet durumunda birleşmeleri biçimindeki siyasal birliktir.
Birçok siyasal topluluktan oluşan ve bu toplulukların üstünde yer alan devlet için kullanılır.
Bugünkü Hollanda, Belçika ve kuzeydoğu Fransa'ya eskiden verilen ad.
Devlet işlerinde bulunmuş, büyük makamlar elde etmiş Rumlar'a denirdi. Bu isim, Rumlar'ın daha çok Fener'deki Rum Patrikhanesi civarında oturmalarından dolayı verilmişti.
Toprağı ve üzerinde yaşayan köylüleri tek bir kişinin malı sayan Orta Çağ devlet sistemi. Derebeylik.
Diğer Tarih Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Tarih Terimleri Sözlüğü