Birleşik cümlelerin, bağımlı sıralı cümlelerin yüklemlerinin ortak zarfı, ortaklaşa zarf: Sonra denizi gördüler, fırtınalı havalarında büyük dağların göge doğru kalkışını, küçük çırpıntıların her türlü hayal oyununa elverişli köpüklerini, dalgaların sedef rengi kumsallarda ilerleyip gerileyişini, denizi ve onun değişik yüzlerini gördüler. (A.H.Tanpınar, Yaz Yağmuru, s.145)
Bir insanın, kendi hayatını kendisinin yazdığı eserlere otobiyografi denir. Biyografilerde kişinin hayatı, çalışmaları başkası tarafından yazılırken otobiyografilerde kişi kendisini anlatır, yazar.
Duyulan geçmiş zaman. Rivayet, "-miş" ekiyle yapılır.
Şiirde, hecelerin sayılarına ya da heceyi oluşturan seslerin uzunluk ve kısalıklarına göre bir düzen oluşturulur. İşte bu düzene ölçü denir.
Açıklamalarıyla 594 Türkçe-Dil Bilgisi Terimi
Bazı dillerde sözcüklerin önüne gelen ek.
Bir eylem henüz sonuçlanmadan, o eylemin nasıl sonuçlanacağı konusunda fikir yürüten cümlelerdir.
Örnek :
Bizi görür görmez yine bağırıp çağıracak.
Ben zaten onun suçlu olduğunu baştan biliyordum.
Göreceksiniz, son şiirlerinde de ayrılık ve ölüm üzerine konuşup bizleri hayal kırıklığına uğratacak.
Bu çocuğun bir baltaya sap olamayacağı baştan belliydi.
Bir toplumu, bireyleri yöneten kişiye verilen ad.
Bir sorunu çözmek, herhangi bir konuda yol gösterip bilgi ve fikir vermek amacıyla, öne sürülen görüşü, düşünceyi ve teklifi içeren cümlelere öneri bildiren cümleler denir.
Örnek :
Kitabın sonuna bir de kaynakça konsa iyi olur.
Konuyu iyice anlamak istiyorsan, önce tekrar et, sonra da bol bol soru çöz.
Oyunda günlük yaşamın derinliğine fazlaca girilmeseydi, oyun daha derli toplu olurdu.
Siyah eteğin üstüne mavi desenli gömleğini giyersen sana daha çok yakışır.
Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir ilkeyi kısa ve kesin bir biçimde anlatan, genellikle kim tarafından söylendiği bilinen özlü söz, vecize.
1. Tek bir kişiyi, belli bir varlığı veya topluluğu gösteren ad. Kişi, yer, kuruluş, din vb. adları özel adlardır: Mustafa Kemal Atatürk, Fatih Sultan Mehmet, Ankara vb.
2. Yeryüzünde bir tek varlığı, kavramı karşılayan adlara özel ad denir. Samsun, Balıkesir adları evrende tek olan varlıkları anlatıyor. Böyle adlara özel ad denir.
1. Cümlede, yüklemin bildirdiği eylemi ya da yargıyı gerçekleştiren ve üstlenen öge özne adını alır. Özne bir kişi ya da birkaç kişiden oluşuyorsa yükleme "Kim? Kimler?" soruları; kişi dışında bir varlık, nesne ya da kavram ise yükleme "Ne? Neler?" soruları yöneltilir.
2. Yüklemin gösterdiği kılış ile doğrudan ilgili olan kişi ya da şeye verilen ad; bir oluş ve kılışın gerçekleşmesini sağlayan kimse veya şey: Eskiler, baharı ya tabiatta yahut tecrit halinde, tek manzarasında severlerdi.(A.H. Tanpınar, Yaşadığım Gibi, s.114)
Edinilmiş bilgileri kendisinin öz malı durumuna getirmek.
Bir konunun dinleyiciler önünde, sohbet havası içinde birkaç kişi tarafından tartışılmasına panel denir. Amaç karar vermekten çok, bir meseleyi çeşitli yönleriyle aydınlatmak, çeşitli görüşleri, eğilimleri ortaya çıkarmaktır.
Üzerine bildiri, açıklama veya tanıtma kâğıtları tutturmak için hazırlanmış levha.
() biçimindeki noktalama işareti. Ayraç.
Doğa güzelliklerini; orman, yayla, dağ, köy ve çoban yaşamını ve bu hayata duyulan özlemi ifade eden şiir türüne pastoral şiir denir.
Pekiştirme yöntemleriyle anlamı güçlendirilmiş sıfat.
Çeşitli yöntemlerle bir sözcüğün anlamının güçlendirilmesi.
Dilin şiirsel metinlerdeki kulanım şekli.
Dize sonlarındaki yazılışları ve görevleri aynı olan ek, kelime ya da kelime gruplarına redif denir.
Diğer Türkçe-Dil Bilgisi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Türkçe-Dil Bilgisi Terimleri Sözlüğü