Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek ölçülü davranma, sakınma.
Yedek asker
Yasama organının iki meclisten oluştuğu devlet sistemir. İngiliz parlamentosunda soylularla din adamlarının halktan ayrı toplanmaları isteğinden kaynaklanmıştır. Yasaların çıkarılmasının aceleye getirilmesinin ve denetimsiz demokrasinin sakıncalarına karşı bir güvence oluşturduğu ileri sürülür.
İslamiyet öncesi devlet; doğu-batı veya sağ-sol olmak üzere ikiye bölünerek yönetilmiştir. Türk inanç ve düşünüş sisteminde doğu, kutsal kabul edildiğinden devletin merkezi doğuda bulunmuştur ve devletin başına da doğuda bulunan Kağan geçmiştir. Batıya ise, Kağan'ın kardeşlerinden biri veya Kağan'ın oğlu atanmış, bu kişiye de "Yabgu" ünvanı verilmiştir.
Açıklamalarıyla 1888 Tarih Terimi
İlk Türk Devletlerinde devletin yönetimini kolaylaştırmak için ülke DOĞU, BATI (SAĞ-SOL) olmak üzere iki yönetim birimine ayrılıyordu. Hükümdar ve başkent kutsal görülen Doğuda yer alırdı. Batıda ise YABGU sıfatıyla hükümdar ailesine mensup kişiler hükümdara bağlı olarak görev alırlardı.
Divan-ı Hümayunda sonuçlandırılamayan işlerin görüşülüp tamamlanması için sadrazamın konağında ya da sadrazamlık dairesinde Salı ve Perşembe günleri dışında ikindi namazından sonra kurulan divandır.
Ortodoks kiliselerinde ve evlerde bulunan Hz. İsa, Meryem Ana ve Hristiyan azizlerin tasvirleridir. Genellikle çam ve ıhlamur ağacından tahta levhalar üzerine yapılırdı.
1. Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi.
2. Belirli ölçülerdeki bir arazinin, hizmet karşılığı olarak bir kimseye verilmesi.
3. Asker veya sivil erkâna, devlete hizmetlerinin karşılığı olarak, yani maaşlarına karşılık verilmesi olarak tanımlanır.
Mülkiyeti devlete ait olan bir kısım toprak gelirinin bir hizmet karşılığı olarak kişiye verilmesine dayanan sistem.
Bir işi başarabilme yetkisi ve yeteneği.
Ekonomik
1. İslamiyet öncesi Türk devletlerinde "İl" sözcüğü, devleti ifade etmek için kullanılmıştır.
2. İlk Türk Devletlerinde aile sosyal hayatın en küçük birimiydi. Birbirini oluşturan yapılar sırasıyla;
Oğuş (aile) > urug (aileler birliği, sülale) > boy-budun (millet) > il (devlet)
yani boy-budunların oluşturduğu yapıya il (devlet) denirdi.
3. Merkezi yönetimin, taşra birimlerinin en büyüğüdür. Bağımsız hukuksal varlığı ve tüzel kişiliği yoktur. Tüzel kişiliğe sahip İl Özel İdaresi aracılığıyla yerinden yönetim birimi özelliği taşır. Mülki amirleri valilerdir. İller ilçelere, ilçeler bucaklara ve köylere ayrılmıştır.
İlahiyat (Tanrı bilim-Teoloji)
Dinleri ve tanrıyı konu alan bilim dalıdır. Özellikle dünyayı tanrı kavramıyla bağıntılı olarak açıklamaya ve yorumlamaya çalışır.
Bir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmî belge.
En ileri toplumsal, siyasal ekonomik, düşünsel gelişmeleri benimseme, ilerlemeden, yenileşmeden, çağdaşlaşmadan yana olma durumudur. Belli dönemlerde ilerici olan unsurlar, bir süre sonra, özellikle iktidara egemen olduktan sonra gericileşebilmektedir.
Bir şeyin varlığını ortadan kaldırma.
Bir devletin kendisine ait olmayan topraklar üzerinde resmen egemenliğini ilan etmesidir. Bu topraklar genellikle önceden işgal edilmiştir.
Yazının bulunmasıyla başlayıp (M.Ö. 4000-3500) Batı Roma İmparatorluğunun yıkılışına kadar sürer. En uzun süren çağ olarak bilinir.
Yazılı belgelerin bulunduğu en eski zamanlardan (MÖ:3200) yazının bulunmasından, Batı Roma İmparatorluğu'nun (476) yıkılmasına kadar geçen tarihsel süreçtir. Bazı tarihçiler, İlkçağın sonunu Kavimler Göçü (375), bazılarıda, Batı Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılması (395) olarak kabul eder. Bu sürecin en önemli özelliği, köleci sistemin toplumun her kesiminde egemen olmasıdır.
İlkel Kominal (Ortakçı) Toplum
İnsan oğlunun ortaya çıktığı zaman başlayan ve mülkiyet kavramı ortaya çıkana kadar devam eden dönemin adıdır. Bu dönemde toplumda mutlak eşitlik vardı ve mutlak demokrasi uygulanmaktaydı. Topluluğun en yaşlı üyesi ya da üyeleri topluluğa önderlik yapmaktaydı. Mağaralar, ağaç kovukları ve kulübeler zamanın barınaklarıdır. Ateşin denetlendiği, ok, yay ve tekerleğin kullanıldığı, anaerkilliğin egemen olduğu, sömürünün olmadığı bu dönem insanlığın toplum yapısının ilk basamağını oluşturur.
Diğer Tarih Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Tarih Terimleri Sözlüğü