Fiilin gösterdiği oluş ve kılışın yerini ve zamanını bildiren -da ekini alan ad durumu: Bu küçük makalede bunun üzerinde duracak değilim. (A.H.Tanpınar, Türk İstanbul, 164)
Bulunma durumu almış bir adın başka bir ad ögesi ile kurduğu kelime grubu. Grubu oluşturan adlar birer kelime grubu da olabilir. Bu grup cümlede ve grup içinde ad, sıfat ve zarf görevi yüklenir: Günde iki öğün yemek yerdi(zarf) vb.
Emir Cümlesi Bilgilerine Bakınız.
Emir Kipi. Eylemin yapılıp yapılmamasını kesin olarak buyuran kip.
Açıklamalarıyla 594 Türkçe-Dil Bilgisi Terimi
Bitişken dil.
Türkçe bir sözcüğün ilk hecesinde kalın bir ünlü (a, ı, o, u) varsa diğer hecelerdeki ünlüler de kalın; ilk hecesindeki ünlü ince (e, i, ö, ü) ise diğer hecelerdeki ünlüler de ince olur. Buna büyük ünlü uyumu denir.
Canlandırma işi, kişileştirme.
Bir türün tamamını ya da bir tanesini belirten ad.
1- Bir duygu, düşünce veya isteği kısaca bir yargıyı bildiren sözcük dizisine cümle denir.
Çalıştım.
Ders çalıştım.
Sabaha kadar durmadan ders çalıştım
2- Bir yargıyı bildirmek için tek başına çekimli bir fiil veya çekimli bir fiille kullanılan kelimeler dizisi, tümce.
3. Bir fikri, bir duygu ve düşünceyi, bir oluş ve kılışı tam olarak bir yargı halinde anlatan kelime grubu. Cümlenin varlığı için asgari şart bir çekimli fiil veya ek- fiilden oluşan yüklemdir: Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur. (M.K.Atatürk, Nutuk)
Cümlenin içinde yer alan ancak cümlenin ögesi olmayan sözcük ya da sözcük grubu.
Kimi zaman bir yargı bütünlüğünden bir sözcük yada sözcük öbeği çıkarılmış olabilir. Yargının anlamsal ve anlatımsal bütünlüğü göz önünde bulundurularak bu eksik tamamlanır.
Tamamlanacak ve tamamlayacak cümleler ya da sözler arasında;
Anlamsal ilişki doğru kurulmalıdır.
Zaman ve kişi yönünden uyum olmalıdır.
Cümleleri anlamca bağlamak için uygun bağlaçlar kullanılmalıdır.
Örnek : İnsanlar bilerek ya da bilmeyerek doğanın dengesini bozuyorlar, sonra aynı doğayı korumak için sempozyumlar düzenleyip, dernekler kuruyorlar; çünkü...
Doğanın kendileri için yaşamsal değerini biliyorlar.
Yanlış yaptıklarının bilincindeler.
Kendilerini affettirmek istiyorlar.
Doğayı taklit etmek istiyorlar.
1. Konuşurken veya okurken bir cümlenin sözcüklerinden biri diğerlerine göre daha baskılı, kuvvetli söylenir. Buna cümle (tümce) vurgusu denir.
2. Konuşma sırasında, cümlenin anlamına bağlı olarak, kelimeler arasında yer değiştirebilen ve kelimelerin, kelime gruplarının kendi vurgularından daha güçlü olan vurgu. Normal durumlarda cümle vurgusu yüklem üzerindedir. Cümle vurgusunu daha belirgin hale getirebilmek için cümle düzeninde de değişiklik yapılabilir: Ahmet
bu gün beklediğiniz paketi getire'cek. Ahmet bu gün beklediği'niz paketi getirecek. Ahmet beklediğiniz paketi 'bu gün getirecek, gibi.
Cümlede bir duyguyu, bir düşünceyi, bir hükmü tam olarak anlatabilmek için kullanılan kelimelerin cümle bilgisinde aldıkları adlar. Cümlenin ögeleri temel ögeler ve yardımcı ögeler olmak üzere başlıca ikiye ayrılır.
Temel ögeler: özne, fiil, nesne, tümleç ve zarftır.
Yardımcı ögeler: "cümle dışı ögeler" diye de adlandırılan ünlem ve bağlaçlardır.
1-Fiillerin özne ve nesne alıp almamaları yönüyle incelenmesine çatı denir.
2-Öznenin eylemi yapmasına, eylemin etkisinde kalmasına, eylemle ilgili olmasına ya da bir varlığı etkileyip etkilememesine göre eylemin bildirdiği durum.
"-l","-n"edilgenlik ve dönüşlülük eki; "-ş" işteşlik eki; "-r","-t","-dir" ettirgenlik ve oldurganlık ekleri.
1- Eklendiği sözcüğün anlamını değiştirmeyip, yalnızca cümle içindeki görevini belirleyen eklerdir. Çekim ekleri, sözcükleri birbirine çeşitli görev ve anlam ilgisiyle bağlar ve cümleyi oluşturur. Örnek : Kardeş kitap kitapçı al.
2-Ad veya fiil soylu kelimeler üzerine gelerek bağlı oldukları kelime gruplarına göre, kelimeler arasında durum, iyelik, çokluk, kip, zaman, şahıs, sayı vb. ilişkiler kuran ek.
Ad veya fiil soylu kelimeler üzerine gelerek, bağlı oldukları kelime gruplarına göre, kelimeler arasında durum, iyelik, çokluk, kip, zaman, şahıs, sayı vb. ilişkiler kuran ek: ev+ler vb.
Eylemin kip ve kişi eki alması.
Kip ve kişi eki alarak yüklem olmuş eylem.
Fiil kök ve gövdelerinden belirli eklerle türetilen; ancak, şahıs ekleri alarak çekime girmediği için yargı bildirmeyen bitmemiş fiil niteliğindeki ad-fiil, sıfat- fiil ve zarf-fiiller.
Diğer Türkçe-Dil Bilgisi Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Türkçe-Dil Bilgisi Terimleri Sözlüğü