Genellikle ünlü bir kimse için yapılmış olan ve içinde o kimsenin mezarı bulunan yapı. Anıtmezar. Selçuklu Türkleri'nin türbeleri daha çok çadırı andırır. Osmanlılar'da ise kubbelidir.
Türbede hizmet gören, oranın bekçiliğini yapan kişiler.
Âdet, nizam, yasa, töre. Orhun Anıtlan'nda "türü" şeklinde geçer ve yer yer "bark" deyimi de kullanılır.
Türk adının anlamı ile ilgili olarak çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Adları "Türk" sözcüğüne benzediği iddia edilen bazı toplulukların "Türk" milleti ile herhangi bir ilişkisi olmadığı bilimsel çalışmalarla ortaya konmuştur. Bu çalışmalara göre, "Türk" sözcüğü; "güç, kuvvet, güçlü, kuvvetli, cesur, türeli (kanun ve nizam sahibi) ve türeyen, çoğalan" anlamlarına gelmektedir.
Tarihte "Türk" adıyla adlandırılan ilk devlet "Gök-Türk Devleti" olmuştur. Coğrafi ad olarak "Türkiye" kavramı, tarihte ilk kez Bizans kaynaklarında yer almaktadır. VI. yüzyılda "Türkiye", Orta Asya'yı ifade etmek üzere kullanılmıştır. IX. ve X. yüzyıllarda Volga'dan Orta Avrupa'ya kadar olan alana "Türkiye" adı verilmiş (Doğu Türkiye = Hazar ülkesi; Batı Türkiye= Macar ülkesi); XIII. yüzyılda Mısır ve Suriye de "Türkiye" olarak adlandırılmıştır. Anadolu ise XII. yüzyıldan itibaren "Türkiye" olarak tanınmıştır.
Açıklamalarıyla 1888 Tarih Terimi
Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında, Turancılığın tersine 'vatan' kavramı buğün üstünde yaşanılan sınırlarla çevrili toprakları kabul eden düşünce akımı.
Müslüman Oğuzlara verilen ad.
Bir toplumun, bir kurumun ya da bir teşkilâtın (örgütün) uygulayacağı esasları, hükümleri sırasıyla gösteren maddelerin tümüne verilen ad. Nizamname.
Bağlılık, kulluk. Tasavvufta: Ahidlere, verilen söze uymak, ilâhî sınırı aşmamak, var olanla yetinmek ve yokluğa karşı sabırlı olmak anlamlarına gelir.
Türk devletlerinde sınırlara, sınır boylarındaki sancaklara (illere) verilen ad. (Uç Beyi: Sancaktardaki sancak beylerine verilen unvan.
Sınır komutanı
Anadolu Türk beyliklerinde ve devletlerinde, özellikle Seçuklularda ve Osmanlılarda, sınır boylarındaki sivil ve askeri yönetimden sorumlu kimse.
Cennete gitmek.
Mülkiyede (idarî işlerde) görev yapanlara verilen unvanlardan biri. Bir rütbe. Bu rütbede olanlar 'rical'den (ileri gelen devlet adamlarından) sayılır ve protokolde özel yerleri olurdu.
Osmanlılar'ın Güney Romanya'da (Eflâk'te) yaşayanlara ve bu halkın soyundan olanlara verdikleri isim.
Devlete ait yazıları (evrakı) bir yerden başka yere götürüp getiren memur. Haberci.
1- Alimler, bilgi sahibi olanlar.
2- Osmanlılarda bir sınıf olarak belirlenmişti.Sarıklı din bilginleri.
Osmanlı İmparatorluğu'nda, kapıkulu askerlerine, saraydaki ve devlet örgütlerindeki kimi görevlilere üç ayda bir verilen ücret.
Siyasal olarak örgütlenmiş biçimde ve belli bir toprak üzerinde bir arada yaşayan, ekonomik yaşam, dil, tarih, ruhsal yapı ve kültürel özellikler yönünden ortaklık gösteren en geniş insan topluluğu.
Meşruiyetinin ve egemenliğinin kaynağını ulustan alan merkezi siyasi ve toplumsal örgütlenme olan modern devlettir.
Devletin gücü olan egemenliğin doğrudan doğruya ulusa ait olması. Millî egemenlik, ulus egemenliği ya da hâkimiyetimilliye olarak da adlandırılır.
Diğer Tarih Terimleri
Terimler Sözlüğü Ana Sayfa
Açıklamalı Tarih Terimleri Sözlüğü